''Düşünmenin temel ahlaki ilkesi sık sık "Acaba" sorusunu sormaktır. Çünkü her öznel doğrunun gerisinde gölgeli, kuşkulu bir alan mevcuttur. Akıllı insanlar sürekli olarak kendi vicdanlarıyla ve bilgileriyle hesaplaşırlar. "Ben her şeyi bilmem ama her gün bir şey öğrenirim" derler. Mediokr yani benim pek sevdiğim bir deyimle "orta zekalı" olanlar ise hiçbir şeyi sorgulamazlar. Kamplaşmış taraflardan birine ait olurlar, hayatı bu şekilde algılarlar. Onlara göre dünya basittir, hiçbir karmaşıklığı yoktur. Her şey siyah/beyaz netliğindedir.
Bir taraf yüzde yüz haklı, öteki taraf yüzde yüz haksızdır. Bazen, içinde bulundukları safları değiştirirler; ama dünyayı basit ve mutlak görme alışkanlıkları değişmez. ''Acaba"sı olmayan insanlar için bu dünyada hiçbir gizem yoktur. Ne doğum, ne ölüm, ne aşk, ne inanç, ne insan ruhunun karmaşıklığı.. Onlar her şeyi bilirler. Bilmeyenler ise Montaigne, Dostoyevski, Einstein, Nietzsche, İbn Rüşd gibi kafası karışık insanlardır.''
Zülfü Livaneli
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder